12 Mart 2012 Pazartesi

Deniz Yıldızı Hikayesi

Yıllar önce Funda anlatmıştı deniz yıldızı hikayesini, Düşler Akademisinin logosunda görünce aklıma geldi. Belki de bu hikayeden esinlenerek yapılmıştır logosu.
Şair ve bilim adamı Loren Eiseley, bir gün sahilde yürüyüş yapıyordu. Uzakta dans eder gibi hareketler yapan bir genç dikkatini çekti. Merak edip hızlı hızlı yürüdü. Yaklaşınca bir gemcin yerden bir şey alıp denize attığını, sonra bir kaç adım koşup aynı hareketi sürekli tekrarladığını gördü. Biraz daha yaklaşınca gemci selamladı ve aralarında şu konuşma geçti.
- Ne yapıyorsun böyle?
-Okyanusa denizyıldızı atıyorum.
-Deniz yıldızı mı?
-Evet Güneş yükseldi ve sular çekiliyor. Eğer onları hemen suya atmazsam az sonra ölecekler.
-Ama görmüyormusun ki, kilometrelerce sahil var ve baştan aşağıya denizyıldızı ile dolu, ne fark edecek?
-Bakın, Onun için fark etti!!!!
Düşler Akademiside bence aynı bu genç adam gibi, Türkiye nüfusunun '13'ünün engelli olduğu hesaplanırsa..
Düşler Akademisi bir sosyal sorumluluk projesi, engelli ve sosyal dezavantajlı gençlere ücretsiz olarak kültür ve sanat eğitimlerinin verildiği alternatif sanat akademisi. Müthiş insanların çalıştığı, gönül verdiği bir yer.
Hp Türkiye, Kariyet.net, Bilge Adam,Microsoft,  Alternatif Yaşam Derneği, Koçluk Platformu'nda içinde bulunduğu bir proje başlatmışlar. Farklı engel gruplarından bireylerin özel sektörün ihtiyaç duyduğu alanlarda eğitim almalarını, kendilerini geliştirmelerini ve istihdam edebilmelerini hedeflemektedir.
Koçluk Platformunun bir üyesi olarak bizde gençlere gönüllü koçluk hizmeti vereceğiz. Bu proje beni çok heyecanlandırdı, karnıma kramplar girmeye başladı. Geçtiğimiz hafta sonu engellilere doğru yaklaşım ile ilgili bizi eğitime aldılar. Duyma engelli müthiş bir genç deneyimlerini anlattı, görme engelli bir bey deneyimlerini bize aktardı. Mina, bizlerle Alternatif Yaşam Derneğini, Düşler Akademisini ve yaşadıklarını paylaştı. Artık canlandırmaya gelmişti, gözler bağlandı ve sıraya  dizildik. 6'şar gruplar halinde bölündük, arkadaşımızın omzuna bir elimizi koyup merdivenlerden inmeye başladık. İşte orada tanımadığın bir ortamda merdivenlerden aşağıya gözlerin kapalı inmek için arkadaşına güvenmekten onun yönlendirmesini dinlemekten başka çaren yok. Yine başka bir odaya aldılar önümüze kutular koyup içindekileri gruplayın dediler. Her kafadan bir ses çıkıyor, gerçi biz çok hızlı koordine olduk.Başka bir odada gözlerimiz yine bağlı yere bırakılan bir iple  dört kişinin kare oluşturulması istendi. Müthiş deneyimler yaşadık. Bizlerle paylaşımlarından, yaşadığımız canlandırmalardan ve deneyimler için sonsuz teşekkür ile oradan ayrıldık.
Buraya gönül vermiş çalışanlarına, gönüllülerine, binayı verenlere, benim de onlarla tanışmama vesile olan derneğime, bu güzel insanlara bir vatandaş olarak sonsuz minnet duygusu ile oradan ayrılıyorum.
Not: Gönüllü kabul ediliyor, zaman yaratıp mutlaka görmenizi ve tanışmanızı oradaki hikayeleri dinlemenizi, her odadan gelen müzik ritimlerini dinlemenizi tavsiye ederim. Anlatmakla olmuyor yaşamak lazım.



2 yorum:

  1. Harika deneyimler olmuş olmalı... enpatinin, başkasını mutlu edebilmenin verdiği huzuru çok az şey veriyor insana....

    YanıtlaSil
  2. Ekahvehane, gerçekten müthiş bir deneyimdi.

    YanıtlaSil